Ödül- Julie Garwood (Kitap Yorumu)

Kitap Adı : Ödül (The Prize)

Yazar Adı : Julie Garwood

Sayfa Sayısı: 456

Yayınevi : Epsilon Yayınları







Fatih William’ın Sakson tutsağı Nicholaa, Norman soylularından biriyle evlenmek zorunda bırakılır. Genç kadın eş olarak kendine merhametli savaşçı Baron Royce’u seçer. Becerikli, isyankâr ve tam anlamıyla tecrübesiz Nicholaa hislerine söz geçirmeye çalışsa da Royce’dan etkilenmeye başlar. Savaşın acımasızlığını, tutkunun yakıcılığını deneyimlemiş olan Royce ise bu çekici kadın karşısındaki hislerinin derinliğinden ötürü dehşete kapılır. Ve Saksonlar’ın Norman istilacılar tarafından böylesine ilgi gördüğü bir ihanet ikliminde, Royce ve Nicholaa yeni bir aşka yelken açarlar...




Açıkçası nasıl bir yorum yapsam bu kitaba bilemiyorum. Yani eleştirilecek bir noktası yok gerçekten harika ötesi bir kitaptı.

Kitap Royce'un Nicholaa'nın yaşadığı kaleyi ele geçirmesi ile başlıyor. Royce oğlumuz Norman, Nicholaa kızımız Sakson ve Normanlar İngiltere'yi ele geçirmişler bu durumda tabi ki kızımız oğlumuza sinir oluyor. Nicholaa biraz işgüzar bir karakter, Royce eve ilk girdiğinde kendini Nicholaa'nın ikizi rahibe gibi tanıtıyor. Sonrasında bu oyun ortaya çıktıktan sonra Royce bir şekilde inatçı kızımızı Londra'ya götürmeyi başarıyor. William başta Nicholaa'yı bir şövalyeye ödül olarak vereceğini söylüyor fakat yaşanan bir olaydan sonra kızımızın şövalyesini seçmesini istiyor ve kızımız tabi ki Royce'u seçiyor. 

Nicholaa çok tatlı bir karakterdi, saf ama uyanık , zeki ama şapşal , masum bir karakterdi. Royce, sabırlı,ılımlı,olgun bir karakterdi. İkilinin birbirine üstünlük sağlama savaşları çok eğlenceliydi. Birbirinden inat iki karakterlerdi ama öyle ya da böyle dengelendiler. İkili arasındaki diyaloglar çok eğlenceliydi, aşkları yavaş yavaş ve sağlam adımlarla oluştu. Hele ki kitabın son 100 sayfasında inanılmaz tatlılardı. Ama Nicholaa benim kesinlikle favori kadın karakterlerimden oldu o kadar tatlı bir karakterdi ki. 

Julie Garwood'un bugüne kadar hangi kitabını okursam okuyayım bittiğinde 'Bir tane daha veriinnn!!' demekten kendimi alamıyorum bu da farklı değildi. Okuyun,okuyun, okuyun başka da bir şey demiyorum :))


Puanım: 5,0/5,0 (Yıldızlı beşler hatta :D)

" Royce Nicholaa'nın başının üstünü öptü. Nicholaa'yı, onu seçtiğine nasıl inandıracağını bilmiyordu. Sırf başka herhangi birinin Nicholaa'ya dokunması düşüncesine bile tahammül edememesi gerekçesiyle, Nicholaa'yla evlenmek için meydan okumakta karar kılmıştı.

Nicholaa Royce'a aitti. Royce, Londra'ya vardıklarında Nicholaa'ya çoktan alışmıştı. Yapısı gereği, Nicholaa'yı sahiplenmişti. Royce'un, Nicholaa'nın gitmesine izin vermek istememesindeki neden kesinlikle buydu.  "