Bu kitabın beni gerçekten çok etkileyeceğini biliyordum.
Elime alıp inceleyeyim diyerek 2 saati kitabın başında geçirdim. Yarısını
okumuş sayılırım :D Eğer şuan Duygu'yu okumuyor olsaydım zaten elimden hiç bırakmazdım
ama sonuçta sıra bu kitaba da gelecek neyse gelelim kitaba..
Demir sen ne hayvan ne aşağılık bir adamsın ya. Kitabın ilk
100 sayfasında elim titredi resmen, içim boğuldu ya , onu hayatta ki herşeyi
bellemiş, hayatının hep ilklerine koymuş bir insana bir insan bunu nasıl yapar
nasıl ihanet eder hem de böyle iğrenç bir şekilde. Yazıklar olsun diyip saydım
sövdüm resmen ,Demir gerçekten karşımda olsa gebertirdim acımadan o kadar
söylüyorum. Müjde hanım nasıl yazdıysa bütün herşeyi hissediyorsunuz. Hazan'ın
o can acısı beni benden aldı resmen benim okurken yüreğim kaldırmadı ya.
Bu kitap internette yayınlandığında yetişememiştim fakat
sonrasında yorumlarını okuyayım bakalım millet neler düşünmüş dedim. Yorumlarda
söylenen" Hazan keşke kendine yeni bir hayat kurup Demir'i unutsaydı"
cümlesine sonuna kadar katılıyorum. "Hazan artık abarttın" falan
filan diyenlere ise hiç katılmıyorum çünkü yazar öyle bir yazmış ki o Hazan'ın
içinde ne duygular varsa resmen ben hissettim. Düşünün bir de bu ön okumada
oldu :D Hazan atamadı içinden o ihanete uğramış yanını ben olsam ben de atamazdım,
bu yüzdendi affedemedi ve çok haklıydı.
Hayatta en güvendiği , sırtını yasladığı ,hayatını adadığı adamın
ihanetini gözleriyle gördü üstüne üstlük o hayvan Demir o aşağılık metresine
aşık olduğunu söyledi gerçekten nasıl affetsin Hazan? sorarım size eyy
okuyucular :D Çok acı geldi gerçekten yüreğim parçalandı okurken o ilk
kısımları. Hazan'ın hırçınlıklarını da çok iyi anladım. Artık tüm kitabın
yorumunu da okuduktan sonra yaparım ama tek diyebileceğim Hazan'ın
yaşadıklarını hiçbirimizin yaşamak istemeyeceğimizdir,çok ağır gerçekten.
Ç.
Ç.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder