Ferdi Demir Röportajı - Elena Turu (KPiBT #1)

Elena turu kapsamında yazar Ferdi Demir ile bir röportaj gerçekleştirdik. Bize vaktini ayırıp sorularımızı cevapladığı için teşekkür ediyorum tekrar. :) Keyifli okumalar. :)

• Ferdi Demir kimdir, nasıl biridir, neler yapmaktan hoşlanır?

       Bu soruya iki farklı cevap vermek istiyorum. Birincisi iş hayatındaki Ferdi Demir, ikincisi normal hayattaki Ferdi Demir.

Bana göre dünyanın en güzel mesleği öğretmenlik… Ben bu mesleği yapmaktan gurur duyuyorum. Hayatının en güzel çağlarındaki gençlere yol göstermek, onlara rehber olmak, onlar üzerinde kalıcı izler bırakmak her insana nasip olacak bir şey değil kanımca. Lisede Edebiyat öğretmeni olunca daha da farklı oluyor bu etki. Gençlere karşı bazen şefkatli bir abi bazen duyarlı bir öğretmen bazen de onların tüm sorunlarıyla ilgilenen bir anne baba gibi oluyorum.

Normal hayatta ise biraz daha duygusal bir kişilik yapısına bürünüyorum. Galiba olaylara karşı gerçeklik penceresinden ziyade duygusal ve duyarlı bir açıdan bakmayı daha çok seviyorum.

Okumak benim en büyük tutkum, kitapların olduğu bir denizde boğulsam hiç şikâyet etmem bundan. Ortaokul yıllarından beri düzenli bir şekilde kitap okuyorum. Galiba çok kitap okumanın da etkisiyle bir şeyler yazmaya başladım. Tiyatroyu da çok seviyorum, ayda iki defa tiyatroya giderim. Halı sahada futbol oynamak da ayrı bir tutkum… Çay içmek de en büyük zevklerimden bir tanesi.

• Edebiyata ilginiz ne ile başladı? Baştan beri hep bu alanda mı ilerlemeyi düşündünüz?

            Lise yıllarımda dünya klasiklerini sırasıyla okuyunca zaten içimde var olan edebiyat sevgisi daha da artmaya başladı. O yıllarda şiire karşı da merakım vardı. İlk şiirimi de bu dönemde yazmıştım.

Evet, en başından beri hep edebiyat alanında bir kariyer planlaması yapmıştım. Çünkü bu benim kişilik özelliklerime ve yeteneklerime tam olarak uyuyordu.

•  Başucu kitabınız nedir? Furkan'ın başucu kitabı ile aynı olabilir mi acaba? :)

          Bu konuda Furkan’la ortak noktamız var. “Genç Werther'in Acıları” benim de başucu kitabım.

• Furkan ile aranızda benzerlikler görüyor musunuz?

Furkan gerek karakter olarak gerekse de duygusal yapısı olarak benden izler taşıyor. Zaten her roman karakterinin yazarından izler taşıdığına inanıyorum. Bu iz bazen fazla bazen az olabiliyor. “Elena” romanındaki Furkan karakteri Ferdi Demir’e yeteri kadar benziyor desek yeridir.

•  Furkan'ı yaratırken baştan beri kafanızda böyle bir karakter mi vardı? Yoksa kendiliğinden yazdıkça mı gelişti?

          Romanı yazmaya başlarken kafamdaki Furkan karakterini ana hatlarıyla çizmiştim. Daha sonra yazdıkça daha da belirginleşmeye başladı karakterin özellikleri.

•  Kitabın gerçeklik payı var mı?      

         Kitaptaki öykü tamamen kurgu üzerine kuruldu. Ama kitabı okuyanların sevdiği insanlara bu şekilde açılmalarına, onlara böyle bir sürpriz yapmak isteyeceklerine hiç şaşırmam.

•   Kitapta yazmaktan en çok hoşlandığınız bölüm neresiydi?

         Yazarken beni en çok etkileyen, beni ben yapan bütün yönlerimi kattığım, etkilendiğim bölüm final bölümüydü. Kitabın çok güzel bir sonla bitmesini istediğim için bu satırları yazmak bana büyük bir heyecan vermişti. İnşallah okuyanlar da aynı heyecanı, aynı duyguları yaşamıştır.

•   Elena'nın kurgusu nereden aklınıza geldi?

          Bir insanın sevdiği insana verebileceği en güzel hediyelerden birinin kitap olduğunu düşünüyorum. Birisi bana kitap hediye ettiğinde mutluluktan uçuyorum ben. Kitap hediye edildiğinde bu kadar seviniyorken birinin sizin için yazdığı kitabı okumak, o satırları içinizde yaşamak ne kadar büyük bir mutluluktur kim bilir… 

Sevdiğiniz birine türlü yollarla ona olan aşkınızı ilan edebilirsiniz. Onu çok farklı şeylerle etkilemeye çalışabilirsiniz. Ama bunu yaparken ona yazdığınız şiirleri, başınızdan geçen olayları, içinizde kopan fırtınaları bir kitapta toplamak… Bunu yapmak çılgınca bir şeydi. Bunların hepsini bir araya getirip güzel bir kurgunun doğmasına imkân verdim.

• Gelecekteki projelerinizden bahseder misiniz?

          Ben daha yazarlık yolumun başındayım. İnşallah bu yolda emin adımlarla, hep üstüne bir şeyler koyarak yürümek istiyorum. İleriki yıllarda Türkiye’de nitelikli anlamda en çok okunan 10 yazardan biri olmak istiyorum.

Şu an yazmakta olduğum bir romanım ve deneme türünde başka bir kitabım daha var. İnşallah onlar da kısa zamanda okuyucularıyla buluşacak.

Sizlere bu röportaj için çok teşekkür ediyorum. Sizin gibi kitap dostları olduktan sonra nitelikli kitaplar her zaman gerçek değerini bulacaktır.

Hoş çakalın…